|
26.09.16 | #1 |
İki büyüğümün arasında geçen diyalog :)
İki büyüğümün arasında geçen diyalog :)Bu anlatacağım olay gerçek yaşanmış bi olaydır. Karakterler: Şehrimin önde gelen renkli simalarından köklü esnaf Kel Mahmut abi. Şehrimin önde gelen renklsi simalarından meşhur karasakal hocaefendi. Her ikiside fıkra gibi insanlardır. Ömrü günhakar olarak geçen kel mahmut tövbe eder hacca gider gelir.
Beş vakit namazını kılar ibadetini aksatmaz. Ancak alışık olmadığı için bu durumdan bir süre sonra sıkılmaya başlamış olması gerek ki soluğu Karasakal hocanın yanında alır. -Selamun Aleyküm Hocam yaw napan nörün, iyimisin? -Çok şükür Mahmut sen nasılsın hoşgeldin. -Hoşbulduk Hocam benim bikaç sorum olacak sen yabancı değilsin. -Buyur Mahmut hayırdır, geç şöyle otur bakalım. -Yaw Hocam beni bilin. Ömrüm günah içinde geçti ama tövbe ettim. Hacca gittim şimdi bütün ibadetlerimi eksiksiz yapıyorum. Hani diyeceğim o dur ki, eğer affolunmayacaksam valla Hocam darılma da olmayacaksa bu dünyada bari hayatımı yaşayım. Ne dersin? -Olur mu öyle şey Mahmut. Sen tövbe etmişin, Hacca gitmişin, ibadete de başlamışın, kalbini bozma Allah tövbe edeni affeder. -Yani Cennete girermiyim Hocam? Öyle bana da Huri falan olur mu yoksa onun mertebesi farklı mı? -Tabi ki olur Mahmut, Sen yeter ki hak et. Mevla'm huri ile doldurur her yanını. -Hay Allah senden razı olsun Hocam. Bana müsaade.. diyerek tam çıkmak üzereyken aklına bi an bişey gelir ve geri döner: -Yaw Hocam.. -Söyle Mahmut gene ne var? -Yaw hadi ben tamam Huriler falan, sıkıntı yok. Benim hanım bildim bileli namazını kaçırmaz. İyi de o napacak Huriyi Hocam? -Eeee Mahmut, sana bu kadar günahkarken onca huriyi veren Mevla'm ona da verecektir Nuri "La Ğalibe İllallah"
|
|
|
|