Sohbet Forum - Türkçe Forumlar ve Eğlence Forum Siteleri

Sohbet Forum - Türkçe Forumlar ve Eğlence Forum Siteleri (http://www.sohbetforum.org/)
-   Hayatı ve Anıları (http://www.sohbetforum.org/hayati-ve-anilari/)
-   -   Atatürk Şapka Devrimini Neden Kastamonu'da İlân Etti (http://www.sohbetforum.org/hayati-ve-anilari/5409-ataturk-sapka-devrimini-neden-kastamonuda-ilan-etti.html)

IkRa 20.09.16 09:00

Atatürk Şapka Devrimini Neden Kastamonu'da İlân Etti
 


Hiç unutmam Ağustos’un ilk günlerinde Kastamonu’dan bir heyet gelmişti. Adet yerini bulsun diye haber verdim. Gazi, hemen ilgilendi.

-"Bu heyeti ben kabul edeceğim, yarın Çankaya’ya getir" dedi. Bu emre hayret etmekle beraber hususi bir mana da veremedim. Ertesi gün gazi heyeti kabul etti, olağanüstü iltifatlarda bulundu. Bir saat kadar yanında tuttu, Kastamonu hakkında çeşitli sualler sordu. Heyeti uğurlarken:

- "Davetinize çok teşekkür ederim, yakında Kastamonu’ya geleceğim. Hemşehrilerime selamlarımı söyleyiniz" dedi.

Halbuki heyet Gazi'yi Kastamonu’ya davet etmemişti. Bu sözleri işitince hayretim büsbütün arttı. Ama gene bir mana veremedim. Heyeti uğurladıktan sonra benim kalmamı emretti. Koluma girerek beni salona götürdü, çok neşeliydi:

- "Çocuğum, Kastamonu’ya gidiyorum. Şapkayı orada giyeceğim" dedi.

Epeyce zamandan beri zihninin şapka meselesiyle meşgul olduğunu biliyordum. Birkaç arkadaşı Beyoğlu’nda şapka giydirerek gezdirmiş, yapacağı akisleri inceletmişti.

Sözlerine şöyle devam etti:

- "Niçin Kastamonu’yu seçtiğimi bilmezsin. Dur, anlatayım. Bütün vilayetler beni tanırlar. Ya üniforma ile yahut fesli, kalpaklı sivil elbise ile görmüşlerdir. Yalnız Kastamonu’ya gidemedim, ilk önce nasıl görürlerse öyle alışırlar, yadırgamazlar. Üstelik bu vilayet halkının hemen hepsi asker ocağından geçmişlerdir. İtaatlidirler, munistirler. Adları mütaassıb çıkmışsa da anlayışlıdırlar. Bunun için şapkayı orada giyeceğim" dedi.

Birkaç gün sonra gitti ve şapkalı olarak döndü. Dönüşte Ankara’ya yaklaşırken en çok Diyanet İşleri Reisi Rıfat Efendi üzerinde yapacağı tesiri düşünüyor, onun kırılmasını istemiyordu.

Ankara'da kendisini karşılayanları, şapkasını çıkararak selamlarken gözü hep Rıfat Efendi'de idi. Rıfat Efendi, büyük bir anlayış gösterdi. O da sarıklı fesini çıkararak Gazi'yi çok sevindirmişti. Hoca'yı otomobiline aldı. Kendi başında şapka vardı. Rıfat Efendinin başı açıktı. Böylece şehre girildi.

Halk psikolojisini bu kadar iyi anlayan inkılâpçı bir baş kolay kolay bulunmaz.


Saffet Arıkan





ayseeee 21.09.16 22:00

Cevap: Atatürk Şapka Devrimini Neden Kastamonu'da İlân Etti
 
emegine yüregine saglık

ayseeee 21.09.16 22:00

Cevap: Atatürk Şapka Devrimini Neden Kastamonu'da İlân Etti
 
atatürk ü anlamak lazım

ayseeee 21.09.16 22:01

Cevap: Atatürk Şapka Devrimini Neden Kastamonu'da İlân Etti
 
anlamak biraz emek ister ama keske anlayabilsek

DaffyDuck 23.09.16 17:23

Cevap: Atatürk Şapka Devrimini Neden Kastamonu'da İlân Etti
 
Daş düşebülü,ayu çıkabülü tehlikesini bertaraf etmek içinde olabilü :)

ŞiRZaT aZaT 23.09.16 17:46

Cevap: Atatürk Şapka Devrimini Neden Kastamonu'da İlân Etti
 
Bir de gerçek halkı, gerçek katliamı anlatalım biraz.
Halkın psikolojisi ne kadar düşünülmüş bir de bu pencereden bakalım.


Mustafa Kemal şapka yüzünden kaç kişiyi idam etti?
millicumhuriyet / Nisan 14, 2013
şapka inkilabı Fes Hristiyan kıyafetine ait değildi ve halk benimsemişti, Fasda ilham alınmış ve 1800lü yıllarda da resmi kıyafet olmuştu İstanbulda Feshanede üretilmişti ama şapkanın siperi vardı. Üstelik Avrupanın malıydı. Siper secde edilmesini engelliyordu. Bu yüzden de, şapka, şiddetli itirazlarla karşılaştı.
1925 Ağustosunun son haftasında, Kastamonuya ve İneboluya yaptığı bir gezide Mustafa Kemal fese ve hâlâ Anadolu illerinde giyilmekte olan geleneksel kıyafetlere savaş açtı.
Atatürke göre şapka; çağdaş olma, evrensel medeniyete katılma, kafaların içini hurafelerden kurtarıp bilimsel düşünceye açma yolundaki çabaları destekleyecek en önemli adımdı.

Kişinin kıyafetini değiştirmekle ruhsal yapısının da değişeceği varsayılıyordu. Efendiler, diyordu, şapkalı olarak ilk kez gittiği Kastamonuda;

Turan kıyafetini araştırıp canlandırmaya gerek yoktur. Medeni milletlerarası kıyafet, milletimiz için layık bir kıyafettir. Onu giyeceğiz. Ayakta iskarpin veya potin, üstünde pantolon, yelek, gömlek, kravat, ceket ve doğal olarak bunların tamamlayıcısı olmak üzere başta siperi şemsli serpuş; bunu açık söylemek isterim, bu başlığın ismine şapka denir.
Ankaraya döndüğünde kendisini karşılayan üst düzeylerin tamamı şapkalıydı. (Bravvoo) Hava ile birlikte moda anlayışı da değişmiş, hayat bir gün içinde başkalaşmıştı.


idamlar
Millet Yunanı denize dökmüştü ama içeride öyle bir düşman vardı ki çaresizlik içindeydiler. İşte sözde İstiklal mahkemeleri ile idam edilen ve sindirilen çaresiz halk.

http://i.hizliresim.com/nEyJ55.jpg

Zaten hazırda bekletilen Şapka iktisasına (giyilmesine) Dair Kanun Tasarısı hemen Büyük Millet Meclisine sevk edildi. Ama geçirmek çok kolay olmadı. Tasarı görüşülürken, taslağın Anayasaya aykırı olduğu ileri sürüldü. Bunu ileri süren Bursa Milletvekili Nurettin Paşaya, Atatürkün yakın çevresinden zamanın Adalet Bakanı Mahmut Esat (Bozkurt) çok sert çıktı: Hürriyetin nasibi, irticanın elinde oyuncak olmak değildir Ülkenin çıkarlarına olan şeyler hiçbir zaman Anayasaya aykırı olamaz, olmaması mukayyettir (belirlenmiştir).

Tabii herkes sustu. Şapka kanunlaştı (25 Kasım 1925). Artık erkeklerin şapka dışında başlık giymeleri suçtu.

Ama o sırada ülkede yeteri kadar da şapka yoktu. İnsanlar şapkaya benzer ne bulurlarsa başlarına geçiriyorlardı. Hatta Rum kadınlarının giydiği şapkalar bile bir süre üst tabaka erkekler tarafından kullanılmış, bu yüzden traji-komik görüntüler oluşmuştu.
Aydınlar şapkaya kolayca uyum sağlamıştı, fakat halkın tercihi farklıydı: Yüzyıllar boyu kullandıkları başlıklardan vazgeçmek istemiyorlardı
Bu direnişin özünde alışkanlıkla birlikte dini gerekçeler de vardı. Şapka ile namaz kılınamaması, ona karşı bir antipati doğurmuştu
Şapka Kanununun çıkmasıyla birlikte Erzurum, Rize, Sivas, Maraş, Giresun, Kırşehir, Kayseri, Tokat, Amasya, Samsun, Trabzon ve Gümüşhanede sert direnişler yaşandı. Ama hepsi çok şiddetli, hatta vahim bir şekilde bastırıldı
Mesela Trabzonun Of İlçesi, Hamidiye Zırhlısı tarafından bombalandı. Bizim uşakların, Atma Hamidiye atma, şapka da giyeceğuk, vergi de vereceğuk diye aman dilemeleri meşhurdur.
Oysa, şapkadan başka bir başlık giymekte direnmenin cezası, kanuna göre, üç aya kadar hafif hapisti. Ama şapka, İstiklal Mahkemelerinin en önemli konusu haline getirilmişti. Ve şapkaya direndikleri gerekçesiyle, başta İskilipli Atıf Hoca ile Babaeski Müftüsü olmak üzere, Rizede 8, Maraşta 7, Erzurumda 4, Sivasta 3, İskilipte 2, Menemende 28 olmak üzere, çeşitli yerlerde toplam 78 kişi idam edildi.
Ardından 25 Kasım 1925de çıkarılan yeni bir kanunla bütün erkekler için şapka giyme zorunluluğu getirildi. Böylece şapka dışında bir başlık giyilmesi cezayı gerektiren bir suç haline getirildi. Şapka Kanununa muhalefet ettiği gerekçesiyle idama mahküm olanlar arasında bir de kadından söz edilir. Bu, Erzurumda (yıl 1926) bohçacılık yaparak hayatını kazanan Şalcı Bacıdır Gazeteci Nimet Arzık, bu olayı duyduğunda bir hikâye yazdığını ve adını Şalcı Bacı Asılmaya Gidiyordu koyduğunu anlatır.
Nimet Arzık, Şalcı Bacının Şapka Kanununa Muhalefet suçundan asılacağını öğrendiğinde çok şaşırdığını, candarmalar onu iterek sehpaya götürürken Kadın şapka giye ki asıla?†diye sorarak geçtiği yollardaki donuklaşmış insanların içlerini kabarttığını ifade eder.
Şalcı Bacının Kadın şapka giye ki asıla şeklindeki safça şaşkınlığını Nimet Arzık şöyle cevaplandırır:
1 Kasım 1925te kabul edilen Şapka Kanunu, Anadoluda yer yer protestolara sebep olunca, hükümet demir yumruğunu kullanmaya karar verdi.
Konya, Maraş, Giresun, Rize, Erzurum, Kayseri gibi şehirlerde halkın şapkaya direnmesi, buralarda gezici İstiklal Mahkemelerinin dolaşmasına sebep oldu.
Bu mahkemeler sadece Erzurumda 30 kadar idam hükmü verdi.

Anlaşılan Şapka yüzünden idam edilenlerin tam bir listesine veya sayısına ulaşmak mümkün değil ama bu rakamın binlerle ifade edildiği aşikar. Bu alanda tarihçilerimizin ülkemizin bu karanlık dönemine dair daha çok araştırma yapmaları gerekiyor. Şapka giymeyenler rejime karşı geliyor , gericilik yapıyor diyerek idam ediliyordu. Hatta Of ilçesinde şapka giymeye karşı olan halkı sindirmek için bugün katil Esedin yaptığı gibi kendi halkını tıpkı Dersimde olduğu gibi bombalamış bir zorba rejim.

Bir ülke düşünün ki şapka giymeyi reddedenler gerici oluyor rejim düşmanı oluyor ve bu yüzden İDAM ediliyor.

İşte o ülke M.KEMALİN ülkesi..


Şu Anki Saat: 03:12

Powered by vBulletin® Version 3.8.7
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
bir SohbetBurada markasidir. Sohbet Designed by core

Search Engine Optimisation provided by DragonByte SEO v2.0.37 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.