Sohbet Forum - Türkçe Forumlar ve Eğlence Forum Siteleri

SB Yönetim İletişim Sohbet Radyo Anasayfa

Geri git   Sohbet Forum - Türkçe Forumlar ve Eğlence Forum Siteleri > >

Rastgele Günün Sözü:
Sohbet SB Mobil Uygulama



Kullanıcı Etiket Listesi


 
 
Seçenekler Stil
Prev önceki Mesaj   sonraki Mesaj Next
Alt 02.07.16   #1
Kullanıcı Profili
IkRa
Guest
Avatar Yok
Allah Ramazan Bayramınız KutLu oLSUN..

Ramazan Bayramınız KutLu oLSUN..






Ramazan Bayramı


Müslümanların iki büyük bayramından biri. Ramazan ayında tutulan bir aylık orucun bitiminde Şevval ayının ilk üç günü müslümanların bayram günleridir. Ramazan bayramına, o gün fıtır sadakası verilmesinden dolayı "Fıtır bayramı" adı da verilmektedir. Resulullah (s.a.s) Medine'ye hicret ettiği zaman Medinelilerin eğlenip neşelendigi iki bayramları vardı. Hz. Peygamber Medinelilere özgü olan, cahiliye izleri taşıyan bu bayramların yerine bütün müslümanların sevinip eğleneceği İslâm'ın iki bayramını onlara haber verdi: "Allahu Teâlâ size, kutladığınız bu iki bayramın yerine, daha hayırlısını, Ramazan bayramı ile Kurban bayramını hediye etti" (Sünen-i Ebû Dâvud, Salat, 239). Bayram, Ramazan çıkıp bayramın başladığı Şevval hilalini görmekle, havanın bulutlu olması durumunda da Ramazan'ı otuz gün tutmakla başlar. Ramazan'ın yirmi dokuzunda hilal görünürse, ertesi gün Şevval'in biridir ve bayram yapılır (Sünen-i Ebû Dâvud, 3/306).





Ramazan bayramı, bir aylık oruçtan sonra yeme-içmenin ve her türlü helal nimetten yararlanmanın mübah olduğu; müslümanların eğlenip birbirlerini ziyaret ettikleri, hediyeleştikleri; çocuklarin, fakirlerin ve kimsesizlerin sadaka verilerek sevindirildiği; kısaca İslâmî kardeşliğin toplumun her kesiminde canlı olarak yaşandığı; bütün bunlarla birlikte Allah'a karşı da sorumluluklarının bilinciyle topluca namaz kılıp birbirine nasihat ettikleri sevinç günleridir. Ramazan bayramında yapılması vâcib olan fıtır sadakası vermek, bayram namazı kılmak gibi ibadetlerin yanında sünnet, müstehab olanları da vardır. Ramazan'ın ilk gününde oruç tutmak ise haramdır. Ramazan bayramı sabahı erken kalkıp bayramın canlılığını hissetmek, diğer günlerden farklı bir gün olduğunu görmek, cünüp olsun olmasın guslederek temiz (mümkünse yeni) elbiseler giymek, pis kokulu yiyeceklerden uzak durmak, ağzı misvaklayıp fırçalamak, güzel kokular sürünmek, saçı-sakalı, tırnakları ve vücudun diğer yerlerindeki kılları sünnete uygun bir şekilde temizleyip düzene koymak, İslâm'ın adabından olan güzel şeylerdir ve müstehabtır. Ayrıca fertlerin birbirine karşı diğer günlerden daha fazla güleryüzlü davranması, neşeli görünmek, topluca bayram namazına gitmek; namazdan önce varsa hurma, hurma yoksa tatlı bir şey yemek; bunun da bir, üç, beş gibi tekli olmasina dikkat etmek; namaza giderken Allah'ı zikretmek, karşılaşılan müslüman kardeşlerle selamlaşip bayram sevincini paylaşmak, bu günü daha bir anlamli kılacak davranışlardır ve Hz. Peygamber'in sünnetleridir. Yakın akrabaların birbirini ziyaret edip sorması, ihtiyaç içinde olanlara yardımcı olunması gerekir. Ana-babayı unutmamak, hiç olmazsa bayram günlerinde kendilerini ziyaret edip gönüllerini almak müslüman evlatların terketmemesi gereken dinî bir yükümlülüktür.





Zengin olunsun fakir olunsun, bayram gününde güç yettiğince sadaka vermek, daha fazla müslümanla karşılaşıp sevinci paylaşmak için namaza gidilen yoldan gelmeyip başka bir yoldan dönmek sünnettir. Sadakalarin dışında, üzerlerine vâcib olan müslümanlar, bayram namazından önce "fitre" adı verilen fıtır sadakalarını verirler. Şâfiî, Mâlikî ve Hanbelîlere göre sadaka-i fıtır farz, Hanefi mezhebine göre vâcibdir (Tecrid-i Sarih, Tercümesi, 367). Bayram namazından sonra müslümanların birbirleriyle bayramlaşıp musâfaha yapmaları, kucaklaşmaları İslâm'ın hoş karşiladığı güzel geleneklerdir. Sabah namazından sonra bayram namazına kadar hiç bir namaz kılınmaz. Bu konuda İbn Abbâs'tan gelen bir rivâyet şöyledir: "Nebiyyi Ekrem (s.a.s) fıtır bayramı günü yalnız iki rekât kıldırıp ondan evvel de sonra da hiç bir namaz kılmadı..." (Tecrid-i Sarih Tercümesi III, 174). Bayram namazının cami-mescid gibi kapalı yerler yerine açık alanda, geniş ve düz bir meydanda kılınması sünnettir. Medine'ye bin arşın uzaklıkta bir yer vardı ki buraya "Musallâ" adı verilmişti. Bayram namazları da burada kılınırdı. Ebû Saîd el-Hudrî diyor ki: "Resulullah fıtır bayramı ile kurban bayramı günlerinde Musallâ'ya çıkardı. İlk başladığı şey namaz olurdu. Sonra namazdan çıkıp, cemaat saflarında otururken ayakta onlara dönüp vaaz eder ve istediklerini tavsiyede bulunurdu. Abdullah b. Sâib şöyle anlatır: "Resulullah (s.a.s) ile bayram namazında bulundum. Namazı bitirince; Biz hutbe okuyacağız, dinlemek isteyen otursun dinlesin, gitmek isteyen de gidebilir" buyurdu (Ebu Davud II, 225). Bayram namazlarında ezan okunmaz. Bu konuyla ilgili pek çok hadis vardır. Ancak, halkın namazı kaçırmaması için çağrı yapılabileceği yönünde mürsel hadisler de vardır. Örneğin, "Resulullah, bayramlarda essalâtü câmiah (Topluca namaz kılmaya buyrunuz) diye nidâ etmeyi müezzine emir buyurmuşlardır... Dolayısıyla bu rivâyeti kabul edip 'namaza gelin' gibi sözlerle namaza çağırmak mekruh olmaz. Ancak "Hayyaalessalah gibi ezan cümleleriyle nidâ edilirse bu mekruh olur" (Tecrid-i Sarih, III, 181) diyen âlimler de vardır.





Kadınların bayram namazına gidip gidemeyecekleri konusunda da farklı görüşler vardır. Peygamberimiz zamanında kadınların bayram namazına gittikleri bir çok sahih hadisle sabit olmuş bir gerçektir. Hattâ şu hadis hayizlı kadınların dahi namaza durmamak şartıyla namaz yerine gidebileceklerini göstermektedir: Ümmü Atiyye'nin bildirdiğine göre "Taze, kocaya varmamış kızlara, hattâ hayızlı olanlara varıncaya kadar bütün kadınlar namazgaha çıkar, o günün bereketinden nasiplenmek ümidiyle erkeklerle birlikte tekbir getirir, onlarla beraber dua ederlerdi. Yalnız, hayızlı olanlar Musallanın haricinde kalıp cemaatin tekbir ve dualarında hazır bulunurlar (namaza katılmazlardı)" (Tecrid-i Sarih, III, 183). Diğer bir rivâyette İbn Abbas diyor ki: "Resulullah, kadınların hutbeyi işitmediklerini düşünerek Bilâl'i alip onların yanına geldi, onlara vaaz ederek sadaka vermelerini emretti. Kadınlar küpesini, yüzüğünü Bilâl'in eteğine atıyorlardı" (Sünen-i Ebu Dâvud, Salat, 239,241). Bütün bunlara rağmen, ahlak ve namusa verilen değerin azaldığı, fitne ve fesadın yaygınlaştığı ortamlarda kadınların cemaate katılmayıp evlerinde durmaları İslâm'ın ruhuna daha uygundur.

Ramazan Bayramınız KutLu oLsun..

SaygıyLa kaLın..



İşlemler


 
Alıntı ile Cevapla
 


Yetkileriniz
Sizin Yeni Konu Acma Yetkiniz var yok
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz klasörü seçiniz


Şu Anki Saat: 18:03

SohbetForum.ORG, en iyi Google Chrome ile dolaşılır.



SohbetForum.ORG Forum Yasal Uyarı
Powered by vBulletin® Version 3.8.7
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
bir SohbetBurada markasidir. Sohbet Designed by core
Search Engine Optimisation provided by DragonByte SEO v2.0.37 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.
Kuruluş: SohbetForum.ORG © 2010-2030
mobil sohbet sohbet mobil sohbet sohbet

İçerik sağlayıcı paylaşım sitelerinden biri olan SohbetForum.ORG Forum, Haber ve Güncel Paylaşım Platformu Adresimizde 5651 Sayılı Kanun’un 8. Maddesine ve T.C.K’nın 125. Maddesine göre TÜM ÜYELERİMİZ yaptıkları paylaşımlardan sorumludur. SohbetForum.ORG sitesindeki konular yada mesajlar hakkında yapılacak tüm hukuksal Şikayetler için iletişime geçilmesi halinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde SohbetForum.ORG yönetimi olarak tarafımızdan gereken işlemler yapılacaktır.