Sohbet Forum - Türkçe Forumlar ve Eğlence Forum Siteleri

SB Yönetim İletişim Sohbet Radyo Anasayfa

Geri git   Sohbet Forum - Türkçe Forumlar ve Eğlence Forum Siteleri > > >

Rastgele Günün Sözü:
Sohbet SB Mobil Uygulama



Kullanıcı Etiket Listesi


 
 
Seçenekler Stil
Prev önceki Mesaj   sonraki Mesaj Next
Alt 30.08.17   #1
Kullanıcı Profili
Emre
 Emre - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kalp İradenle tutun hayata

İradenle tutun hayata


İRADENLE TUTUN HAYATA
“Tomurcuk derdinde olmayan ağaç odundur.”
Necip Fazıl KISAKÜREK
Günlük yaşamımızda önümüze çıkan her engel ve karşılaştığımız her sınav, bizdeki birtakım gizli kabiliyetlerin açığa çıkmasını sağlar. Bu engeller, tıpkı bir çekirdeğin çiçek olması ve bir kozanın kelebeğe dönüşmesi misali bizi insanlığımızın gerçek seviyesine ulaştırabilir.
“Hiçbir dağın üstündeki kar, altındaki dağdan büyük değildir” der bir atasözü. Hayat yolunda ne kadar engel ve sınav varsa bunu kaldırabilecek, aşabilecek potansiyel insana verilmiştir. Ancak bu potansiyelin kullanılabilmesi için öncelikle kişinin kendisini bilmesi, tanıması gerekir.
İlim, ilim bilmektir
İlim, kendin bilmektir
Sen kendini bilmezsen
Ya nice okumaktır?
İşte bu bakış açısıyla hareket eden kişi, Yüce Yaratıcının ona bahşettiği potansiyeli keşfetmeli ve bunun için de iradesini kullanmalıdır.
Her varlığın donanımı, onun özüyle orantılıdır
Bütün mevcudat, varlığının devamı için gerekli olan bir donanımla yaratılmıştır. Her varlığın donanımı kadar istekleri, istekleri çapında da dünyası vardır. Donanımlarına bakarak, onların ne için var edildiklerini anlayabiliriz.
Sözgelimi taş, serttir. Duvar olabilir. Temel de olabilir sıcak bir yuvaya. Taşkın sulara set olabileceği gibi toprak da olabilir bağrını açan bin bir çeşit canlıya... Lakin bundan ötesi yoktur onun için. Hepsi bu kadar!... Dünyası da ömrü de sadece bu kadardır işte.
Tohum; fidan olmaya hazır, ağaç olmaya azimli, meyve vermeye tutkundur. Lakin zaman tünelinde gezebilecek kadar gelişmiş bir akıl mekanizması yoktur. Ne geçmişin muhasebesi, ne de yarının endişesi ve planları vardır onu meşgul eden. Dolayısıyla problem de yoktur onun için. Tıpkı donanımı gibi ihtiyaçları da sınırlıdır onun.
Ama bütün varlıklar içinde en nazlı, en şımarık ve de en doyma bilmeyeni, insandır.O, bir çiçeği istediği gibi bir bahçeyi de ister. Bir bahçeyi istediği gibi koca bir baharı da ister. Bir baharı istediği gibi sonsuz cenneti de ister. Dünyası, istekleri kadar geniş, dolayısıyla ihtiyaçları da bir o kadar sınırsızdır. Bu sınırsızlık, onun donanımındaki muhteşemlikten gelir. Yaradan, insanı ne kadar nimetlendirmek istiyorsa onu o kadar muhtaç ve arzulu kılmıştır. Evet, insanın istekleri bir bakıma onun ihtiyaçlarıdır.
İnsanın donanımında şu üç özellik dikkati çeker ki bunlara sınır konulmamıştır: Akıl, şehvet (arzular, istekler) ve öfke. Sınırı tayin edilmeyen bu üç talep mekanizmasının, sınırları olan bir dünyada insana ne kadar ıztırap vereceği açıktır. Bu haliyle insan, dünyanın tamamını da elde etse doyamayacaktır. Bu ise, huzursuzluk ve dolayısıyla mutsuzluk demektir. Nimetleri sınırlı olan bu dünyada, sınırsız arzulara sahip milyarlarca insanın bir arada, barış ve huzur içinde yaşayabilmesinin yolu, iradesinin hakkını ortaya koyarak çalışmaktan, kazanmaktan ve paylaşmaktan geçer.
İnsanın donanımı iradeyle anlam kazanır
İnsana verilen yetenek, kabiliyet ve imkanlar hepsi irade ile perçinleşirse insanı hedefe ulaştıran bir araba gibidir. Araba modellerinin ve markalarının farklı olması gibi, insanlara verilen yetenekler ve imkanlar da farklıdır. Ama yol aynı, kurallar da aynıdır herkes için. Sürücü hâkim olduğu müddetçe, araba, sürücüsünü hedefe ulaştıran bir araçtır. İnsanın istifadesine sunulan bu yetenekler, iradenin kontrolünde olursa, kişi; hakimdir, hedefe doğrudur, başarılıdır, huzurlu ve mutludur.
İnsan, eşrefi mahlûkat olma payesiyle sahip olduğu donanımının hakkını vermeli ve bu anlamda iradesini kullanmalıdır. Göz görmeli, kulak işitmelidir. Beyin düşünmeli, kalp sevmelidir. Lakin tüm bunlar yapılırken, bu donanımı bahşeden mutlak kudret sahibi olan Hazreti Rahman’ın rızası gözetilmeli.
Hareket, iradenin önemli bir parametresidir
Hareket, hayattır; durmak ise ölüm. Dünyada her şey, hayata hizmet eder. Atomdan tutun da galaksilere kadar her sistem, hayatın devamı için çabalar. Durmak yoktur onlarda. Onların durması, hayatın da durması demektir. Bu yönüyle hayat, bir yaşatma mücadelesidir.
Ölüler, hareket edemezler, tepki veremezler; isteyemezler, reddedemezler. Bu halleriyle kokuşmaya, dağılmaya mahkumdurlar. Bundandır ki, çalışan insanlar yorulsalar da huzurludurlar ve hayata olumlu bakarlar. Çünkü, çalışabiliyor olmak; sağlığın, hedefin, ümidin, azmin kısacası diriliğin işaretidir.
Çabalarının sonunda bir şeyler kazanır insan. Kazandığı her şey onu, bir sonraki kazanç için motive eder. Bu, ortalama her insan için böyledir. Fakat kaybettiği zamanlarda dahi kendini güçlü hissedebilen ve yeni planların peşinde koşabilenler vardır ki işte onlar, uzun solukludurlar hayat yolunda. Enerjisi kendinden güneş gibidirler. Onların çekim gücü yüksek, çehreleri ve çevreleri daima aydınlıktır.
Donanımızın farkına varmak
Donanımlarının farkına varabilenler, yeteneklerinin gelişimi için karşılarına çıkarılan her bir zorluğun üstesinden gelebilecek gücü kendilerinde bulacaklardır. Ancak bu gücün, belli bir eğitimle istenilen kıvama ulaşacağı ve işe yarayacağı, eğitilmediğinde de sahibine ve çevresine zarar verebileceği akıldan çıkarılmamalıdır.
Hipnozla, normal hallerinden daha güçlü hale gelebilen insanlar vardır. Yapılan telkinle, çelik gibi bir bileğe sahip olabilirler. Hatta birkaç kişi aynı anda uğraşsa da o bileği bükemeyebilir. Bu durum, yoktan var etme değil, var olanın ortaya çıkarılmasıdır. O halde; güçlü bir motivasyon ve nitelikli bir eğitim iradeyle perçinleşirse, insandaki müthiş potansiyeli ortaya çıkarılabilir.
Eğitim, bir disiplindir. Onun hedefinde, kişinin kendisini fark etmesi ve ona yeteneklerini nasıl kullanması gerektiğini öğretmek vardır. Çünkü eldeki imkânlar yerli yerinde ve yeterince kullanılmadığında, hayatın tüm zorluklarına yetebilecek bir potansiyel israf edilmiş olacaktır.
5 km’lik maratona çıkan bir kişinin, 100 m yarışındaymış gibi gücünü bir anda tüketmesi ve bundan dolayı yarışı erken bırakması, onun yetersizliğinden değil, gücünü yerinde ve yeterince kullanamayışındandır, yani eğitimsizliğindendir.
276 kg’lık bir top mermisinin namluya sürülmesi için en uygun zaman gelmiştir ve Seyit Onbaşı onu yapmıştır. Fakat bu gücün, bir kaşığı kaldırmak için kullanılması israftır, yanlıştır ve kişiyi yıpratır.
Kişi, kendisine verilen muhteşem yetenekleri; nerde, ne zaman, ne miktarda ve niçin kullanması gerektiğinin eğitimini almalı, hayatını disipline etmeli ve “ zamanın hükmettiği değil, zamana hükmeden” olmalıdır.
Nice muhteşem yetenekler, eğitilemediğinden, disipline edilemediğinden kaybolup gitmektedir. Tıpkı, çıkarılamayan yer altı zenginlikleri gibi. Ordadırlar, yerin altındadırlar ama kimseye bir faydaları yoktur. Onlar, toplumun yitik hazineleridir. Devasa donanımlarının kaybolup gitmesini hepimizin ayıbıdır
Evet, muhteşem donanımıyla insan, Yüce Yaratıcının bir şaheseridir. Eğitimle gelişmek üzere, bir çekirdek misali, dünya toprağına atılmıştır. Kendisini keşfettiğinde; ihtiyaçlarını ve bu ihtiyaçları temin için verilen yeteneklerini fark edip eğittiğinde, onun önünde duracak hiçbir fani güç yoktur.

Fuat Yaşa
Psikolojik Danışman




Ayraç


''Vatan Sevgisi Ona Hizmetle Ölçülür''
İşlemler


Emre isimli Üye şimdilik offline konumundadır  
Alıntı ile Cevapla
 

Tag Ekle
bir, gibi, için, kadar, onun

Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Sizin Yeni Konu Acma Yetkiniz var yok
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz klasörü seçiniz


Şu Anki Saat: 12:30

SohbetForum.ORG, en iyi Google Chrome ile dolaşılır.



SohbetForum.ORG Forum Yasal Uyarı
Powered by vBulletin® Version 3.8.7
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
bir SohbetBurada markasidir. Sohbet Designed by core
Search Engine Optimisation provided by DragonByte SEO v2.0.37 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.
Kuruluş: SohbetForum.ORG © 2010-2030
mobil sohbet sohbet mobil sohbet sohbet

İçerik sağlayıcı paylaşım sitelerinden biri olan SohbetForum.ORG Forum, Haber ve Güncel Paylaşım Platformu Adresimizde 5651 Sayılı Kanun’un 8. Maddesine ve T.C.K’nın 125. Maddesine göre TÜM ÜYELERİMİZ yaptıkları paylaşımlardan sorumludur. SohbetForum.ORG sitesindeki konular yada mesajlar hakkında yapılacak tüm hukuksal Şikayetler için iletişime geçilmesi halinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde SohbetForum.ORG yönetimi olarak tarafımızdan gereken işlemler yapılacaktır.