17. yüzyılda, Fransa'nın Vaux Vikontu ve Maliye Başmüfettişi olan Nicolas Fouquet, Vaux'da, kendisi için büyük bir saray yaptırdı. Bu saraydan dolayı onu kıskanan Fransa Kralı XIV. Louis, çağın ünlü mimarı Louis Le Vau'ya, Fouquet'nin sarayından daha güzel ve daha muhteşem bir saray yapmasını emretti. 1668'de, XIII. Louis'in av köşkünü bozmadan aynı yerde inşaata başlayan Le Vau, köşkü büyüterek çok büyük bir saray haline getirdi.





XIV. Louis tahta çıkar çıkmaz, oturma yeri olarak Versailles'ı seçti ve bütün soyluları burada toplamaya karar vererek bölgenin yeniden düzenlenmesini emretti. Yapılan bu düzenlemeler ise günümüze kadar ulaşmış ve bu şatonun müze haline getirilmesini sağlamıştır. Ayrıca günümüzde bu şato Fransız siyasetçileri ve ülkenin ileri gelenleri tarafından da kullanılmaya devam edilmektedir.
Günümüzde Avrupa'nın en büyük sarayı olan Versailles, Paris'in 25 kilometre güneydoğusunda yeralan bir saraylar ve köşkler topluluğudur. Sarayın asıl özelliği bahçesinin büyüklüğü ve güzelliğidir. Bahçesi birkaç köyü, evleri ve tarlalarıyla içine alabilecek kadar büyüktür. Bahçeye silah kapısı denilen yerden girilir ve önce bakanlar avlusu denilen avluya geçilir ve sonra da saraya ulaşılır. Bahçenin ortasındaki havuzda çevresinde nemfler ile Apollon'un bir heykeli yer alır. "Devlet benim" diyen ve Güneş Kral ünvanını alan 14. Louis, bu devasa bahçenin korusunda avlanır, binlerce konuğunu burada ağırlardı.
Sarayın güzelliği, dış görüntüsünden çok içinin dekorlarındadır. 1792'ye kadar gelen her kral ve kraliçe, buraya bir şeyler eklemiş ve önceki yapılardan daha güzel olmasına çalışmışlardır. sarayın içindeki muhteşem salonlar ve daireler le Brun tarafından süslenmiştir. Barok üslubunda inşa edilen sarayda Diana, Merkür, Mars, Apollon gibi Antik Yunan tanrılarının heykelleri yer alır.
Sarayın en önemli dairesi, bahçenin en güzel yerine bakan Aynalı Galeri'dir. 75 metre uzunluktaki bu salonun iki duvarı boydan boya 400 adet ayna ile kaplıdır. Salonun tavanındaki resimler Le Brun'un eseridir. 1782'de kurulan ABD ile İngiltere arasındaki anlaşma ve I. Dünya Savaşı sonunda, mağlup Almanya ile müttefikler arasındaki anlaşma bu salonda imzalanmıştır.
Bu sarayın uzun zaman tuvaleti ve banyosu yoktu.



Sarayın bahçesinden bir görünüm

Yalnızım diye üzülmüyorum.. Çünkü biliyorum yalnız insanın



ihanet edenide olmaz ....