PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : yılan türleri


Ahmet
18.10.16, 12:42
Yılan, Pullu denilen takıma ait uzun, ayaksız etçil sürüngenlerdir. Yılanlar; uzun vücutlu, bacaksız, sürüngen sınıfının genel adıdır. Omurgalı hayvanlardan sürünenler sınıfı’nın, pullu sürüngenler takımına giren kalabalık bir alt takımı meydana getirirler. Boalar, su yılanları, solucan yılanları, geniş başlılar ve oluklu zehir dişliler olmak üzere beş bölüme ayrılırlar. Dünyanın her yerinde ve her kıtasında yaşayabilen bu canlılar, dünya üzerinde her yerde bulunurlar ve yaşabilirler. Karada yaşayan, suda yaşayan ve havada uçan yılan çeşidine kadar her çeşit yılan türü bulunur. Yılanların %99 u zehirlidir. Yaşadığı ortama bağlı olarak farklı güçlükte ve dozlarda zehirlerinin etkisini gösterirler. Yılanlar sıcağı seven hayvanlardır. Sıcak havalarda su ihtiyacı fazla hissettikleri için su tüketimine fazla ihtiyaç duyarlar ve suyu fazla tüketmezler. Bu bakımdan zehirleri çok fazladır. Suda yaşayan yılanlar daha az zehirlidir. Yılanların boyları ve şekillerine göre farklıdırlar.

Bilinen en uzun yılan türü Anakondadır. Yaklaşık 10-12 m kadardır. Yılanlar, genellikle üç metre öteyi göremezler. Koku almak için burun deliklerini değil,dillerini kullanırlar. Uzun ve çatallı dile sahip olmalarından dolayı dillerinin her iki ucuyla hem havadan hem yerden gelen kimyasal kokuları alırlar. Dilleri ağızlarının içine çekildiğinde dil ucundaki kokular damaktaki jakobson organında duyu haline dönüştürülür. Dişler besini tutmaya yarar ve geriye doğru yatıkçadır. Eğer yılanların deriside diğer canlılar gibi olsaydı sürünürken parçalanıp ölebilirlerdi. Eğer Yılanların derileri kemik gibi sert olsa idi, eğilmez, bükülemez ve kıvrımlı dar yerlerden geçmesi imkansız hale gelirdi. Temiz bir cam zemin üzerine konulan yılanlar, hiçbir yere gidemez, sadece olduğu yerde kıvrılabilirler. Elleri ve ayakları olmayan yılanlara, kendi kendini savunabilmesi için Allah, dil vermiştir. Yılanlar bir yılda bir defa deri değiştirirler.



Yılanların ağızlarında çatal şeklinde uzun bir dil ve zehirli olan iki adet diş vardır.Yılanların burun delikleri, ağız kapalıyken alt çenedeki hava borusunun üzerine geldiğinden ağızlarını açmadan solunum burunlarından solunum yapabilirler. Yılanlar avlarını yutarken, ağızları açık olduğundan burun deliklerinin hava borularını kullanamazlar. Burunlarını kullanamadıkları zamanlar da, vücutlarında birikmiş bulunan hava torbalarındaki yedek havadan faydalanırlar. Yılanların genellikle sağ akciğeri gelişmiş, sol akciğerleri adeta kaybolmuş gibidir. Boa ve piton yılanlarının sol akciğerler çok küçüktür. Büyük olan avlarını yutmaları uzun sürdüğü için ağız tabanında bulunan soluk borusunun girişi ağızdan dışarı çıkabilir özelliktedir. Bu özellikleri ebat olarak büyük hayvanları yemek için bir avantajdır .Yılanlar ağızları dolu olmasına rağmen nefes alma imkânı sağlayabilirler.Yılanlar dış kulakları olmadığı için uzun zaman bilimsel anlamda sağır zannedilmişlerdir. Aslında yılanların çeneleri ile kulakları arasında kemik bağlantısı olduğu için üzerinde bulundukları toprağın yansıttığı sarsıntıları kolayca işitirler. Yılanlar yumurtlayarak ürerler.

Merak edilen bir konuda bir yılanın kuyruğunun nereden başlayıp nerede bittiğidir. Bunu öğrenmek çok kolaydır. Yılanların vücutlarının sonunda, üst üste binmiş birkaç pulla örtülü bulunan ve enine üreme yapılan bölgenin ağız kısmına bakmakla belli olur. Yılanların erkek olanlarının üreme bölgelerinde bazen uzman olmayanların ayak sandıklan çiftleşme organı ortaya çıkar ve görülür. Yılan sokan biri 6-48 saat arasında değişen bir sürede ölür. Yılanların Türkiye'de 50 türü bulunur. Türkiye de zehirli olan yılanlar neredeyse hepsi Vipera denilen cinsine aittir, yani engerek yılanıdır.

Türkiye’de bölgelere göre ;

Trakya Bölgesi, Batı Bölgesi, Kuzeydoğu Bölgesi, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde yaşam alanlarına göre daha fazla olarak dağılım gösterirler.


YILANLAR AVLARINI YAKALAYIP YUTMAKTA KULLANDIKLARI DİŞLERİNE GÖRE ÜÇ’E AYRILIRLAR:


1. Düz - dişliler Bunlar zehirli değillerdir. Hepsi birbirlerine eş, çok sayıdaki dişileri olan yılanın yakaladığı avını yutana kadar tutmaya yararlar. Boalar, pitonlar ve su yılanları bu sınıfa girerler.

2. Geride oyuklular (Bunlarda ise ağzın dip tarafındaki üst dişler zehir dişi şeklini almıştır. Bunların zehri, ancak yutulma eylemi sırasında avı felce uğratmaya yarar.

3. Önde – oyuklular çeşidin de ise bu yılanlarda üst çenenin ön dişleri zehir dişi olarak oluşurlar. Bu ön dişlerin üzerinde, özel bezlerin salgıladığı ve zehrin dışarıya akmasına yarayan birer oluk şeklinde yol vardır. Böyle dişleri olan yılanlar, avlarını ısırır ve avlarını yutmadan önce zehirlerinin etkisiyle felce uğratır, ya da öldürürler. Kobragillerle deniz yılanlarının saldırı metotları böyledir.

Türkiye’de ise;

Şeritli Engerek,
Boynuzlu Engerek,
Koca Engerek,
Ağrı Engerek,
Wagner Engereğ,
Baran Engereğ,
Kafkas Engereğ,
Çukurbaşlı Yılan,
Çukurbaşlı Yılan,
Kedi Gözlü Yılan,
Çoruh Engereği vs olmak üzere çeşitlenirler.
En gelişmiş yılanlar ise ; Boynuzlu Engerek Yılanı, Baran Engereği, Siyah Engerek , Koca Engerek , Küçük Engerek , Şeritli Engerek , Ağrı Engereği , Urmiye, Vagner Engereği en gelişmiş yılanlardır ve hepsi zehirlidir.

En kalabalık ve her yerde olan yılanlar ise; Hazer Yılanı, Kara Yılan, İnce Yılan, Sikkeli Yılan, Kocabaş Yılanı, Toros Yılanı, Ok Yılanı , Kırmızı Yılanı , Benekli Yılan , Avusturya Yılanı , Yakalı Yılan, Halkalı Yılan, Çizgili Yılan, Uysal Yılan, İran Yılanı, Van Yılan , Kudüs Yılanı , Bodur Yılan, Kafkas Yılanı, Eskülap Yılanı, Küpeli Yılan, Sarı Yılan, Ev Yılanı, Çukur başlı Yılan, Yarı Sucul Yılan, Küpeli Su Yılanı, Su Yılanı, Toprak Yılanı, Urfa Yılanı, Kedi Gözlü vs vs yılanları ülkemizde de bulunmaktadır. Ve Bunlar zehirsiz olan yılanlardır. Kör yılanlar, ipliksi yılanlar çeşidi de ülkemiz de yaygınca bulunmaktadır. Bunlarda zehirsiz olan türlerdendir.

Dünyanın en büyük yılanı Anakonda cinsindendir.

Dünyanın en zehirli yılanları ise; Mısır Kobrası ve Çöl Kobrasıdır.

Rose
06.03.17, 15:34
Paylasim icin tskler.